Otomotiv ve Yedek Parça Sektörü için Lojistik Hizmetlerinin Önemi
Türkiye bulunduğu konum ve sahip olduğu kalifiye iş gücü sayesinde hem Avrupa Kıtasında hem de dünyada en büyük otomobil üreticilerinden birisi olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Otomotiv Sanayi Derneği’ne ait veriler incelendiğinde, ülkemizde 2020 senesinde 1 milyon 336 bin adet araç üretilmiştir. Bu sayı aynı zamanda ülkemizde her sene üretilen otomobil miktarını da aşağı yukarı ifade etmektedir.
Yine OSD verilerine göre 2020 senesinde Türkiye’de üretilen bu araçların 930 binden fazlası yurt dışına ihraç edilmiştir. Türkiye otomobil üretimi söz konusu olduğunda dünya genelinde 15, Avrupa Kıtasında ise yedinci sırada yer almaktadır. Otomotiv sektörünün ve bu sektöre bağlı faaliyet gösteren yedek parça gibi diğer yan sektörlerin ülkemizdeki istihdama katkısı ise binlerce kişi ile ifade edilmektedir.
Otomotiv sektörünün böylesine önemli olduğu ülkemizde sektöre hizmet eden lojistik olanaklarının da gelişmiş olması büyük önem taşımaktadır. Öyle ki, otomotiv sektörü ile alakalı hedeflerini daha da yükselten ülkemizde sektörün rekabet gücünün artırılması adına lojistik hizmetlerinin de verimli bir şekilde planlanması ve yönetilebilmesi şarttır.
Otomotiv ve Yedek Parça Lojistiği Nedir
Otomotiv lojistiği, üretimi tamamlanmış otomobillerin ve yedek parçaların lojistiğini kapsayan bir sektördür. Bu sektörün çalışma alanı üretimi tamamlanan otomobillerin banttan indirilmesi ile başlar, depolama alanlarına alınması, araçların ve yedek parçaların barkodlanması, depolanması, güvenliği, taşıma araçlarına yüklenmesi ve taşıma modları aracılığıyla istenilen noktaya ulaştırılması gibi hizmetleri kapsar. Otomotiv sektöründe yedek parçaların ve üretimi tamamlanmış olan araçların nakliyesi şirketlerin talepleri üzerine gerçekleşir. Bu nakliye işlemleri de denizyolu, karayolu, demiryolu veya havayolu taşımacılığı ile mümkün olmaktadır. Hangi taşıma modu tercih edilirse edilsin elleçleme, depolama, nakliye gibi süreçler Globelink Ünimar gibi alanında tecrübeli uluslararası lojistik firmaları tarafından gerçekleştirilmektedir.
Otomotiv Sektöründe En Çok Tercih Edilen Taşımacılık Yöntemi Hangisidir
Otomotiv ve yedek parça lojistiğinde en çok tercih edilen taşımacılık yöntemi denizyolu taşımacılığıdır. Bunun sebebi ise denizyolu lojistiğinin güvenli olması ve ro-ro taşımacılık avantajıyla aynı anda birden çok aracın taşınmasına olanak sunmasıdır. Uluslararası lojistik faaliyetleri incelendiğinde ise denizyolu taşımacılığının otomotiv sektörü için ne kadar büyük bir öneme sahip olduğu daha net bir şekilde anlaşılabilir. Denizyolu lojistiği otomobil ithalat ve ihracatında diğer lojistik modlarına kıyasla yüzde seksen oranında daha sık tercih edilmektedir. Her ne kadar otomobillerin uluslararası taşımalarında en fazla kullanılan taşımacılık modu denizyolu olsa da ülke içerisindeki sevkiyatlarda bu durum tamamen farklılaşmaktadır. Otomobillerin üreticilerden limanlara ve varış noktasındaki limanlardan da satış noktalarına transferleri büyük ölçüde karayolu taşımacılığı ile gerçekleştirilmektedir.
Yedek Parça Sektöründe En Çok Tercih Edilen Taşımacılık Yöntemi Hangisidir
Otomotiv sektörünün aksine yedek parça sektöründe en fazla tercih edilen taşımacılık modu demiryolu ve karayolu taşımacılığı şeklinde kendini gösterir. Karayolu taşımacılığı otomotiv sektörü yedek parça ve yan sanayi ürünlerinin ithalatında %61, ihracatında ise %52 oranında tercih edilmektedir. Otomotiv sektörü yedek parça ve yan sanayi ürünlerinin ithalat ve ihracatında demiryolu lojistiğinin payı ise her sene %10 civarında seyretmektedir. Ayrıca zaman hassasiyetine sahip yedek parça ve yan sanayi ürünleri için havayolu taşımacılığı da tercih edilebilmektedir.
Lojistik faaliyetlerinin otomotiv ve yedek parça sektörü için bu kadar önemli olmasının bir diğer sebebi ise sürecin kritik öneme sahip olmasıdır. Bu sektörlerde stok oranlarının özel olarak ayarlanması, çoğu zaman sıfır stoka yakın olacak şekilde üretim planlanması yapılması lojistik süreçlerin önemini daha da artırmaktadır. Dolayısıyla sektörde işlerin aksamadan devam edebilmesi ve büyüme gösterebilmesi adına lojistik olanakları iyileştirilmeli ve lojistik operasyonları güvenli bir şekilde sürdürülebilmelidir. Bunu başarabilmenin yolu ise sistemin kolaylaştırılmasından ve uçtan uca takip edilebilir hale getirilmesidir. Böylece tedarikten üretime oradan da ürünlerin son müşteriye teslimine kadarki süreçlerde bekleme süreleri minimuma indirilebilir. Nakliye modları arasındaki değişimlerle operasyon süresini azaltmak da sektörde tercih edilecek yöntemler arasında yer almaktadır.