Gerçek ve Sanal Birliktelikli Bir İşleyiş Modeli Kurguluyoruz

Lojistik dünyasının başarılı kadın yöneticilerinden Alışan Lojistik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Damla Alışan, Argemonia’nın 19. Sayısında Kadın Gözü köşesine konuk oldu. Pandemi ile birlikte dijitalleşmenin sektör içinde daha da kemikleşmeye başladığını belirterek, Alışan Lojistik olarak gerçek ve sanal yapının birlikte hareket edeceği bir işleyiş modeli oluşturmak istediklerini söylüyor. Teknoloji ve dijitalleşmenin sektörün her alanında derinleşeceğini kaydeden Alışan, bu noktada liderlik pozisyonlarında da değişimler olacağını ve kadınların bu aşamada daha şanlı olacağına dikkat çekiyor: “Dijital çağa kadınlar damgasını vuracak. Dijitalleşen sektörümüzde kadın istihdamının, kadın liderlerin sayısının daha artacağı düşüncesindeyim.”

Alışan Lojistik pandemi sürecini nasıl yönetti? Lojistiğin her şeye rağmen daha bir önem arz ettiği bu dönemde kayıp mı yaşadınız, kâr mı?

Alışan Lojistik olarak, teknoloji ve lojistik 4.0 çalışmalarının önemini bir kez daha bu dönemde anladık. Öncelikle kurum içinde aldığımız pandemi tedbirleri kapsamında uzaktan/evden çalışma modelini mart ayı itibarıyla yaygınlaştırdık; iş yapış şekillerimizi değiştirdik. Kesintisiz ancak korunmalı bir hizmeti sürdürdük, kamu ile olan iş birliklerimizi bu bağlamda artırdık. Şirket içinde çalışan memnuniyetini sağladık. Diğer yandan ise otomasyon ve akıllı teknolojilerimiz sayesinde kriz zamanlarında dağıtım merkezlerinin ve depolarımızın çalışmaya devam etmelerini hedefledik. Tüm bunlar, krize rağmen verimlilik sağlamamıza ve dolayısı ile müşteri memnuniyetini ve hizmet kalitemizi artırmamıza neden oldu.

Koronavirüsle birlikte lojistik sektörü, uluslararası nakliye, sınırlarda yaşanan beklemeler, şoför karantina süreçleri ve ithalat ihracat daralması gibi nedenlerle en büyük iş hacmi kaybına uğrayan dallardan biri oldu. Ancak lojistik sektörü, yapısı gereği krizlere reflekslidir. Bu nedenle de ben, sektörümüzün her şeye rağmen pandemiden güçlenerek çıktığı ve bunu sürdüreceği düşüncesindeyim.

Alışan Lojistik’e baktığımız zaman ise, yılı yine yüzde 20’lerin üzerinde bir büyüme ile kapattık ve Fortune 500 şirketleri arasında beşinci kez yerimizi aldık. İntermodal taşıma modlarına baktığımızda yukardaki açıklamalara paralel olarak şu dönemde daralma görüyoruz. Fakat pandemi koşullarının iyileşmesi ile lojistik sektörünün; Türkiye’nin dış ticaretinin dünya entegrasyonunun artmasına paralel şekilde büyümesine bağlı olarak artan iş hacimlerine ulaşacağına inanıyorum.

Yolların kapanması, tedarik zincirinin kırılması, taleplerin azalması gibi durumlar sizin tedarik yapınıza ve işleyişinize nasıl yansıdı? Avrupa’daki güçlü acente ağınız ve ilişkileriniz bu süreçte nasıl bir kurtarıcı rol üstlendi?

Ağırlıklı olarak kimyasal madde ve FMCG lojistiği yaptığımız için gıda ve temizlik malzemesi sektörlerine verdiğimiz hizmetlerde şu ana kadar çok bariz bir kapasite azalması olmadı. Çarkların dönmesi ve tüketicinin temel ihtiyaçlarına ulaşabilmesi için tedarik zincirinin önemli bir halkası olarak pandemi sürecinin başından bu yana Alışan Lojistik ailesi ve 1985 yılından bu yana sahip olduğumuz geniş acente ağımızla görevimizin başındayız.

Pandeminin ürünlerin satılacağı ülke içinde üretilmesini tetiklemesi bekleniyor. Yani yerel üretim artacak, lojistik bu yönde hız kazanacak.

Sürecin ve belirsizliğin büyüklüğü yurt dışı konumlanmanızda değişikliğe sebep oldu mu? Ne gibi yeni mekanizmalar devreye aldınız hem içeride hem dışarıda?

Alışan Lojistik olarak, 2021 yılı için de geçmiş yıllarda olduğu gibi yüzde 20 seviyelerinde bir büyüme hedefi koyduk kendimize. Yurt içinde işlerimizin büyük çoğunluğu kara yolunda. Senelerdir hepimizin gündeminde daha çok demir yolunu, deniz taşımacılığını ve dolayısıyla intermodal taşıma modlarını kullanmak var. Bu alanlarda gelişmek, ülke çapındaki coğrafi büyümemizi sürdürmek, filomuzu gençleştirmek, VAS operasyonlarında yenilikler yaratmak, teknolojik altyapımızı güçlendirmek gibi hedeflerimiz var.

COVID-19 ile uluslararası nakliye ve seyahat kısıtlamaları insanlar gibi ürünlerin de bir noktadan diğerine ulaşmasını engelledi. Bu durumun ürünlerin satılacağı ülke içinde üretilmesini tetiklemesi bekleniyor. Yani yerel üretim artacak, lojistik bu yönde hız kazanacak. İş planlarımızı da bu farklılaşmaya göre güncellemek üzere bir yol haritası çıkarttık.

Pandemi ile beraber en fazla dillendirilen konulardan biri de dijitalleşme oldu. Sizin de 2017’den bu yana artan Ar-Ge çalışmalarınız var. Dijital dönüşüm hamlesini başlatabildiniz mi? Salgın, dijitalleşme yönündeki çalışmalarınıza nasıl etki etti? Sektörün dijitalleşmesi yeni sistemde ve yeni normalde nasıl bir misyon üstlenecektir?

Amacımız, değişen dünyanın parçası olmak ve teknoloji ile harmanlanmış hizmet sunmak. Bu çerçevede de firma olarak gerçek ve sanal dünyanın birlikte hareket ettiği, kullanıcıların ve ulaşım araçlarının birbirleriyle iletişime geçtiği, böylelikle de süreçlerin hatasız ve daha verimli işlendiği bir çalışma sistemine odaklanıyoruz.

Pandemi, özellikle e-ticarette mecburi değişiklikler getirdi sektöre. Daha yaygın depoculuk ve mikro dağıtım faaliyetleri gündemimize geldi, önümüzdeki yıl da gündemde olmaya devam edecek. Zira stok politikaları değişti, değişiyor. “Tam zamanında” ürün politikası, karantina dönemi sonrasında yeniden tasarlanacak bir üretim politikası haline geldi. Artık kurumlar, belirsizliklere karşı envanterlerini yeniden ayarlayacak ve daha fazla stok tutma eğiliminde olacaklar.

Gerçek ve sanal dünyanın birlikte hareket ettiği, kullanıcıların ve ulaşım araçlarının birbirleriyle iletişime geçtiği, süreçlerin hatasız ve daha verimli işlendiği bir çalışma sistemine odaklanıyoruz.

Kadın bir patron olarak şirketinizde ve sektörde kadın çalışanlara yönelik ne gibi katkılarınız oldu?

Alışan Lojistik olarak Toplumsal Cinsiyet Politikası, Fırsat Eşitliği Politikası ve hatta Şiddete Sıfır Tolerans Politikamız ile şirket içinde uzun süreden bu yana eşitlikçi bir politika oluşturmuş durumdayız. “Women Owned Company” (Kadınların Sahip Olduğu İşletmeler) global sertifikası sahibi şirketimizin içinde, kadın çalışan oranına bakarsak 2019 yılında yüzde 21 artırdığımız kadın istihdamında 2020 yılında yüzde 23’e ulaştık. Yönetim kurulumuzun ise yüzde 75’ini kadınlar oluşturuyor.

Lojistik sektöründe ilk istif makine operatörü kadın bizim bünyemizde yetişti. Evet, sektörde kadın olmak güç ama gördüğünüz gibi bizlerin isteyip de başaramayacağı hiçbir şey yok. Firma olarak, kadının eğitimini sonsuz destekliyoruz. Bu doğrultuda, şirketimizin yaşadığı Gebze Bölgesi’nde Ayşe Sıdıka Alışan İlköğretim Okulu’nu açtık ve ek olarak, geliştirdiğimiz “Alışan Mutluluk Taşıyor” projesi ile Doğu’daki kız çocuklarına destek veriyoruz.

Bunlara ek olarak, ülkemizde uluslararası alanda en çok kupa kazanmış takım olan Vakıfbank kadın voleybol takımına sponsor olarak sporda da kadını desteklemeye başladık. Ayrıca son olarak, Alışan olarak kadın istihdamına büyük önem veriyoruz. Bu çerçevede son olarak, Birleşmiş Milletler’in küresel bazda yürüttüğü; kadınların tüm sektörlerde ve her düzeyde, ekonomik yaşamın içinde yer almalarını ve güçlenmelerini hedefleyen, özel sektörün küresel ve en önemli girişimlerinden biri olan Kadının Güçlenmesi Prensipleri’ne imza atan ve onları rehber edinen tek lojistik şirketi olduk.

Kadın istihdamını ve lojistik sektöründe kadın emeğini şekillendiren faktörler neler? Kadın için çok fazla dillendirilen “aile içi sorumluluklar ve yükümlülükler” bunun neresinde duruyor?

Lojistik sektöründe erkek egemen imaj, son yıllarda kadın yöneticilerin çoğalmasıyla değişim göstermeye başladı. Kadınların her sektörde olduğu gibi lojistik alanında da önemli başarılara imza attıklarını gözlemliyoruz. Kadınların daha ayrıntıcı, titiz ve sabırlı olmaları işe farklı bir yaklaşım kazandırıyor. Lojistik, iş dünyasındaki en dinamik sektörlerden biridir. Belirli kuralları olsa da yaşayan, canlı bir sektör. Bu da ciddi takip, koordinasyon ve organizasyon gerektiriyor. Bu noktada kadın yöneticiler ön plana çıkıyor.

Çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu sektörde başarının yolunun, uyum ve iş arkadaşları ile doğru iletişimden geçtiğine inanıyorum. Kadınlar, güçlü önsezileri, sorumluluk duyguları, kolay iletişim kurmaları ve sabırlarıyla iş dünyasında avantaj sağlıyor. İş dünyasında başarılı olmanın cinsiyetle değil, ne istediğini bilmek ve bunları yeteneklerle örtüştürmekle ilgili olduğunu unutmayalım. İşinizi biliyor ve bunu karşı tarafa hissettiriyorsanız, cinsiyetinizle ilgilenilmiyor, aksine cinsiyet farkı olmaksızın size saygı duyuluyor.

Sektörde son yıllarda kadın yönetici sayısı artıyor ancak girişimci sayısı henüz emekleme dönemine girebilmiş değil. Neden sizce? “Aile şirketi” yapısı burada nerede duruyor?

Türkiye’de girişimcilik olgusunun özellikle dijital/teknolojik süreçlerle birlikte ivme kazanması lojistik sektörü için de önemli fırsatlar ortaya koymakta. İhtiyaçları görerek sektöre giren start-up’lar hem taşımacılıkta şu ana kadar verilmeyen hizmetleri sunuyor hem de dijital yürütülen işlemler müşterilere ciddi oranlarda maliyet avantajı sağlıyor. Sektör çok hızlı değişti.

Son 20 yılda bu alanda bazı devler birleşti, değişime ayak uyduramayan bazıları ise elendi. Lojistikte uzmanlık alanları oluştu. Yenilikleri takip etmek, hızlı karar almak için yönetimlerin de değişime ayak uydurmaları gerekiyor. Aile şirketleri bu konuda başlangıçta doğal olarak bir adım geride kalsa da son zamanlarda ikinci kuşağın hakimiyetinin artması ile bu açığın kapandığını söyleyebilirim.

“Kadın Liderler Teknolojik Devrime Daha Hazırlıklı”

KPMG Türkiye’nin de katılımıyla dünyada ilk kez gerçekleştirilen KPMG Küresel Kadın Liderler Araştırması, kadın liderlerin teknolojik devrime daha hazırlıklı olduğunu ortaya koydu. Araştırmaya katılan kadın liderlerin yanıtları erkek liderlere göre yeni teknolojilere daha hakim olduklarını, yeni gelişmelere hızla uyum sağladıklarını, analitik düşünüp verilere dayalı karar aldıklarını gösteriyor. Araştırmaya göre, dijital çağa kadınlar damgasını vuracak. Dijitalleşen sektörümüzde de kadın istihdamının, kadın liderlerin sayısının daha da artacağı düşüncesindeyim.

advanced divider

Her sayısıyla lojistik sektörünün güncel konularını okuyucuları ile buluşturan Argemonia’nın tüm sayılarına aşağıdaki linkten ulaşabilir, en güncel konuları Blog sayfamızdan takip edebilirsiniz.

    Yeşil Ekonomi
    Şubat 23, 2021

    Yeşil Ekonominin Büyüyen Gerçeği: Sürdürülebilirlik

    Bugünkü ihtiyaçları karşılarken, geleceğin kaynaklarına zarar vermeyen; çalışan ve

    Lojistiğin Değişimi ve Çağdaş Dönüşümü
    Kasım 19, 2020

    Lojistiğin Değişimi ve Çağdaş Dönüşümü

    Nişantaşı Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uluslararası