Cinsiyet Eşitsizliği Dünyada Büyük Bir Sorun

“Teknolojide kadın istihdam oranını artırmak, çeşitliliği sağlamak ve ülkemizin küresel rekabette ön sıralarda yer alabilecek teknolojik gücüne katkı sağlayarak çalışmalarımızı sürdürülebilir kılmayı hedefliyoruz.” diyen Teknolojide Kadın Derneği (Wtech) Başkanı Zehra Öney Argemonia‘nın yeni sayısına konuk oldu.

Kadınların istihdamdaki oranının giderek artış gösterdiğini vurgulayan Teknolojide Kadın Derneği (Wtech) Başkanı Zehra Öney, “Derneğimiz, teknoloji alanına ve uzmanlıklarına istekle başlayan ve birçok kurumda istihdam sağlanan öğrencilere sahip. Bizler; istihdama katkı sağlama, araştırma, geliştirme ve projeler üretme alanında yapacağımız yenilikler ile bu oranları daha da yükselteceğimize ve ülkemizde dengeli bir cinsiyet oranı göreceğimize inanıyoruz.” diyor.

2019 yılında hayata geçirilen Teknolojide Kadın Derneği Wtech’in kuruluş amaçlarını ve faaliyet alanlarını sizden dinlemek isteriz…

Teknoloji çağında uzmanlığın az ve cinsiyetçi olması ve çözülmesi gereken bir problem olduğu konusu hep aklımdaydı. Bu bakış açısıyla 2017 yılında hazırlıklarına başlayarak teknolojide bireylerin kendi potansiyellerini keşfederek bu alanda uzmanlaşmalarını, işlerinde ve girişimlerinde teknolojiyi en doğru şekilde kullanabilir hâle gelmelerini amaç edinerek yola çıktık. Aynı hedefi paylaşan lokal ve global lider 75 kurucu kurum ve birey desteği ile birlikte 2019’da Teknolojide Kadın Derneği kuruldu. Amaçlarımız ve hedeflerimiz doğrultusunda derneğimizin üç ana odak noktasını; eğitim, sürdürülebilirlik ve araştırma-ölçümleme olarak belirledik. Eğitim odak noktamızdan hareketle Wtech Akademi ve Genç Dönüşüm Akademisi olmak üzere iki akademi kurduk. Wtech Akademi çatısı altında eğitim gören gençlerin, teknik eğitiminin yanı sıra yetenek yönetimi, burs imkânı, rol model ve mentor destekleri, istihdam konuları ile yanında oluyoruz.

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun çatısı altında ve desteğinde kurduğumuz Genç Dönüşüm Akademisi’nde öğrencilerimizi, 21. yüzyıl liderlik eğitimi ile başlatıp teknik eğitim ile devam eden dünya çapında geçerli sertifika veren bir programa başladık. Dernek olarak yarınlarımızı inşa eden sürdürülebilirliğe çok önem veriyor, çeşitliliğin ve üretkenliğin devamını sağlamak adına projeler üretiyoruz. Bugün 160’tan fazla üyemizle teknolojiyi doğru şekilde kullanma, araştırma ve ölçümleme ile desteklemeyi hedefleyen bir ailemiz var. Dijitalleşen dünyanın gerektirdiği uzmanlık becerilerini insanlara sunarak nitelikli uzman ve üreten insan kaynağı yetiştirerek, teknolojide kadın istihdam oranını artırmak, çeşitliliği sağlamak ve ülkemizin küresel rekabette ön sıralarda yer alabilecek teknolojik gücüne katkı sağlayarak çalışmalarımızı sürdürülebilir kılmayı hedefliyoruz.

Dernek olarak kadınlara nasıl bir gelişim fırsatı sunuyorsunuz? Kadınlara sunulan proje ve eğitimlerin avantajlarından bahseder misiniz?

McKinsey, 400 milyondan 800 milyona kadar bireyin otomasyonla yerlerinden olabileceğini ve 2030 yılına kadar globalde yeni işler bulması gerektiğini tahmin ediyor. Dünya genelinde 40 ile 160 milyon arasında kadının 2030 yılına kadar daha kalifiye rollere geçmesi gerekebilir. Bu durumda harekete geçmek gerek. Biz teknolojide sayıca az olan kadınların da AR-GE, inovasyon ve üretimde yer almasını destekleyerek çeşitliliği sağlamak için bir fırsat sunuyoruz. Bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanlarında eğitim gören genç kızlarımızın yetenek yönetimi, burs imkânı, network, rol model mentor destekleri ile teknoloji alanında üretimde, bilimde ve inovasyonda motivasyonlarını artırmak için çalışmalarımız mevcut. Eğitime katılan öğrencilere kariyerleri için olanaklar da sağlıyoruz. Birçok öğrenci eğitimden sonra iş teklifleri almaya başladı. Sadece eğitim ile öğrencilerimizi yalnız bırakmıyor; her alanda istihdam sağlamaları için destekliyoruz.

Geleceğin teknolojileri olarak gösterilen yapay zekâ ve sanal gerçeklik dernek eğitimlerinde nasıl konumlanıyor?

Teknolojinin üretiminde 18 yıldır çalışan bir kadın olarak dönüştürücü teknolojilerin ne kadar hızlı güçlendiğini ve dünyayı 21. yüzyılın başında bambaşka bir yaşam ve çalışma modeline getireceğini, 2009’da, 3G Türkiye’de aktif kullanılmaya başladığından itibaren biliyordum. Türkiye’de artırılmış gerçeklik teknolojisinin yerleşmesi, kullanıcılar ve markalar tarafında öğrenilmesi daha da önemlisi bu teknolojinin Türkiye’de Türk mühendisler tarafından yazılımsal anlamda üretilebilmesi için çok değerli çalışmalar ve önemli projeler gerçekleştirdik. Pandemi ile birlikte hayatımızın vazgeçilmezi hâline gelen mobil telefonlarımız, bunların içindeki uygulamalar, sosyal medya, izlediğimiz televizyon kanalları gibi birçok kanaldan bizlere ulaşan çevrim içi içerikler sayesinde eskiden olmadığı kadar çok satın almaya ve tüketmeye teşvik ediliyoruz. Ekonominin çok büyük sorunlar yaşadığı pandemi sürecinde e-ticaret en fazla büyümeyi gösteren sektör oldu. Bunun da kaynağı tamamen dijital pazarlamaya dayanıyor. Evlerimizde kalarak sosyalleşmeyi sadece dijitalden yürütmeye başlayarak karşımıza sıklıkla çıkan reklamlar, bizi fazlasıyla satın almaya yönlendirdi. Özellikle artırılmış gerçekliğin tüketiciler açısından ellerindeki tek bir cihazla en rahat ulaşılabilir bir deneyim yaratma aracı olmasından dolayı artırılmış gerçeklik teknolojisi gittikçe önem kazanıyor. Hem müşteri hem de firma açısından kârlılık ve verimlilik sağlayan bu teknolojiler, pazarlama sektöründe büyük bir yere sahip oldu.

Sürdürülebilir teknoloji, iş süreçleri ve gezegenin geleceği adına ne gibi avantajlar yaratacak?

Sürdürülebilirlik için elimizdeki en önemli araç teknoloji. Yapay zekâ, nesnelerin interneti gibi teknolojiler sayesinde birçok şehir hizmetinde enerji tüketiminden su kullanımına, atık toplamadan toplu taşımaya teknolojik gelişmeler entegre edilebiliyor. Tüketicilerin alışkanlıklarının, tercihlerinin, ürün ve hizmet taleplerinin sürdürülebilirliği için şirketlerin ve markaların öncü olması gerekiyor. Böylelikle ekolojik riskleri büyük ölçüde azaltmak için sürdürülebilir ürünler yaratarak umut vadeden inovasyonları hayata geçirmeliyiz.

Dernek olarak 2021 yılı Nisan ayında Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları “Açlığa Son” çerçevesinde tarımın sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlayacak ve etkisini güçlendirecek yeni fikir, proje, ürün ve hizmetleri teşvik etmek amacıyla Tarımda Teknolojik İnovatif Çözümler Yarışması’nı hayata geçirdik. Ülkemizde tarımın gelişmesi ve sürdürülebilir hedeflere ulaşması için çözüm yolları aranmasına katkı sağlamak, tarım sektöründe kadınların teşvik edilmesiyle birlikte birer rol model olmalarını desteklemek ve kadın girişimcilerin sürdürülebilir tarım teknolojilerine yoğunlaşmasını sağlamak amacıyla hayata geçirilen proje ile tarımda kadın gücünün teknolojiyle birleştirilerek daha yaşanabilir bir dünyanın oluşturulmasını amaçladık. Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen bu projeye ilişkin güzel bir haberi de paylaşmak istiyorum. Proje birincisi olan Nanomik Biyoteknoloji; derneğimizden 100 bin TL’lik ödül aldıktan sonra farklı birçok yatırımcı grubundan yeni yatırımlar almaya devam ediyor.

Teknoloji sektörü erkek ikliminin hakim olduğu sektörlerden. Sektörde kadına karşı algıların tamamıyla değişmesi için neler yapılmalı?

Erkek egemen teknoloji sektöründe kadınlar için çok fazla zorluk var ancak cinsiyetsiz bir toplumu ve nitelikli insanı konuştuğumuz 21. yüzyılın değişen ve dönüşen dijital dünyasında giderek bu sorunun ortadan kalkacağını düşünüyorum. Bunun için şirketlerin istihdam sağlamasının yanı sıra bireyin ve kadının teknoloji sektöründe kendini yeterli ve nitelikli hissetmesini sağlayacak çalışmalar yapılmalı. Bilgi, üretim ve bilimsel eğitimler, farklı projeler ile desteklenmeli. Cinsiyet eşitsizliği dünyada büyük bir sorun. Biz de bu noktada çaba veriyoruz. TÜİK’in 2022 yılı istihdam raporunda kadınların oranı yüzde 30,5, erkeklerin oranı ise yüzde 62,8’di. Kadınların oranı giderek artış gösteriyor. Bu artışla beraber bizler istihdama katkı sağlama, araştırma, geliştirme ve projeler üretme alanında yapacağımız yenilikler ile bu oranları daha da yükselteceğimize ve ülkemizde dengeli bir cinsiyet oranı göreceğimize inanıyoruz. Teknolojide Kadın Derneği (Wtech), bugün teknoloji alanına ve uzmanlıklarına hızla ve istekle başlayan, birçok kurumda istihdam sağlanan öğrencilere sahip.

2023 Yılında Devam Eden Birçok Eğitimimiz Olacak

Kadın erkek ayrımı gözetmeden bireylerin derneğimiz imkânlarından faydalanmasını hedefliyoruz. Gerçekleştirdiğimiz Türkiye Teknoloji Buluşmaları uzun zamandır işini dijital tabanlı iş modelleri ile güçlendirmek ve yeni nesil iş modelleri ile yeni bir geleceğe yönelmek isteyenleri teknolojiyle buluşturduğumuz ve pek çok ili ziyaret etmek istediğimiz sürdürülebilir bir buluşma oldu. Buluşmalarımızda “e-ticaret&e-ihracat, dijitalleşme, metaverse, NFT ve blockchain” gibi konuları gündeme alarak katılımcılar için fayda sağlamayı amaçlıyoruz. Diğer yandan Türk Traktör iş birliği ile gerçekleştirdiğimiz, “Filizlerin Mucizeleri Teknoloji ve İnovasyon” projesinin online ve fiziksel vizyon eğitimleri kapsamında Türkiye genelinde 4 bin üniversite öğrencisine erişerek teknoloji okuryazarlığı kazandıracağız. 2023 yılında devam eden birçok buluşma ve eğitimlerimiz olacak.

advanced divider

PAYLAŞ:

Her sayısıyla lojistik sektörünün güncel konularını okuyucuları ile buluşturan Argemonia’nın tüm sayılarına aşağıdaki linkten ulaşabilir, en güncel konuları Blog sayfamızdan takip edebilirsiniz.

    Deniz Taşımacılığında Doğru Lojistik Firmasının Önemi
    Temmuz 5, 2024

    Türkiye’den Denizyolu ile Maden Taşımacılığı Rehberi

    Türkiye, gittikçe artan maden çıkarma kapasitesi ile küresel maden

    Kombine Taşımacılıkla Sınırları Kaldırmak
    Haziran 26, 2024

    Avrupa’dan Afrika’ya İntermodal Taşımacılık: Türkiye-Fransa-Afrika

    Ülkeler arasında yapılan taşımacılık faaliyetlerinde farklı lojistik çözümlerinin tercih