Dünya deniz yolu ticaretinde kanallar, birçok ürünün bir noktadan diğerine ulaşmasını sağlayan yegane noktaların başında geliyor. Dünya üzerinde bulunan doğal kanallar, özellikle coğrafi keşiflerin başlangıcı ile büyük ölçüde keşfedilmiştir. Ancak, doğal kanalların yanı sıra teknolojinin gelişmesi ticaret için kilit noktalarda yapay kanalların açılmasını mümkün kılmıştır.
Yapay kanallardan en popüler olan Panama Kanalı, Atlantik Okyanusu ile Pasifik Okyanusu arasındaki mesafeyi kısaltmak için inşa edilmiştir. Kanal, bir Latin Amerika ülkesi olan Panama’da bulunuyor. Panama Kanalı dünyanın en önemli ticari geçiş noktası olarak bilinmektedir. Bu yapay kanal deniz yolu ticaretiyle ilgilenen hemen hemen herkesin ilgisini çekiyor. Panama Kanalı hakkında 3 ilginç bilgi…
Dünya’nın Sayılı Mega Projelerinden Biri
Panama Kanalı, dünyayı çevreleyen Atlantik ile Pasifik Okyanusları arasındaki mesafeyi kısaltmak için inşa edilmiştir. 20.yüzyılın başlarında hızla büyüyen dünya ticareti için doğal kanallar yeterli gelmiyor. Bu yüzden dünyanın farklı noktalarında yapay kanalların yapılması zorunluluğu ortaya çıktı. İlk yapılan yapay kanallardan biri olan Süveyş, birçok yapay kanalın yapımına da ilham vermiştir.
Panama Kanalı’nın açılma fikri 19.yüzyılın son yıllarında ortaya atıldı. Açılan kanal, iki büyük okyanus arasındaki mesafeyi büyük ölçüde kısaltacaktı. Panama Kanalı açılırken ilk görev Fransız mimar Ferdinand de Lesseps’ verildi. Ancak, 1889’da proje mali açıdan başarısız oldu ve inşaat durduruldu. Daha sonra, ABD Kanalı inşa etmek için girişimde bulundu ve 1904’te inşaata başlandı. Kanal, 1914 yılında tamamlandı.
Amerikan İnşaat Mühendisleri Derneğine göre Panama Kanalı Modern Dünyanın 7 Harikasından biri olarak anılmalı. Şimdiye kadar üstlenilmiş en büyük ve en zor mühendislik projelerinden biridir. Oldukça erken bir dönemde yapılmasına rağmen insan eliyle yapılan en büyük projelerden biri olarak halen daha önemini koruyor.
Yapım Aşaması Çok Zorluydu
Panama Kanalı 20.yüzyıla girerken insanlığın teknolojide ne denli ileriye gitmiş olduğunun yegane kanıtıdır. Ancak bu kanalın inşası hiç de kolay olmamıştı. Dünyanın birçok noktasından gelen işçiler farklı bir iklimde ve zorlu koşullar altında bu kanalı tamamlamaya çalışmıştı.
Bilinen verilere göre; Panama Kanalı’nda 43.000’den fazla kişinin aynı anda çalıştığı dönemler dahi olmuştu. Bu sayı o dönem için oldukça büyüktü. Özellikle Avrupa’dan ve ABD’nin farklı noktalarından gelen işçiler yüksek sıcaklıkla, sık ormanlık araziyle, bataklıklarla ve bunların içinde hıyarcıklı veba taşıyan fareler de dahil olmak üzere birçok canlılarla baş etmek zorundaydı.
Ayrıca sarı humma ve sıtma gibi sivrisinek kaynaklı hastalıklar da birçok işçinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Özellikle Fransızların sürdürdüğü inşaat çalışmaları sırasında 20,000’den fazla işçinin hayatını kaybettiği biliniyor.
Deniz Yolu Trafiğinin En Yoğun Olduğu Noktalardan Biri
1914 yılında açılışından bu yana dünyanın en yoğun kanallarından biri olmayı başarmış olan Panama Kanalı, yapılan istatistiki çalışmalara göre bir milyondan fazla geminin geçiş güzergahı olmuş durumda. Bu sayı kanalın açıldığı ilk yıllarda 1000’e yakındı.
Son verilere göre 20.000’e yakın yük gemisi Panama Kanalını kullanmaktadır. Ayrıca yapılan hesaplamalara göre kanala giren bir milyonuncu gemi 2010 yılında geçiş yapmıştır. Günümüzde ise 400 milyon ton yük geçişinin olduğu tahmin edilen Panama Kanalı, bunu uzun yıllar koruyacağa benziyor.